05 Şubat 2011

Çocuk

-Abi! abi!
-N'oldu yakışıklı?
-Abi şuradaki abiler topumuzu aldılar vermiyorlar.
-Neredeki abiler?
-Aha bak şunlar! (Bana gelen çocuk 7-8 yaşlarında, abiler dediği ve gözlerimin yirmili yaşlarda bir çeteyi aradığı yerde de 11-12 yaşlarında üç tane velet var)
-Tamam, gel gidip bir konuşalım bakalım neymiş.
-Sağol abi!
*fısıldayarak yanındakilere* -Şimdi gününü gösterecek onnaraaa!

-Gençler, bu çocukların topunu niye aldınız?
-Biz almadık abi.
-Ama top elinizde?
-Onlar verdi abi.
-Ama onlar verse niye benden yardım istesinler?
-...
-Hadi verin toplarını.
-Alsınlar abi yaaa, onların toplarına mı kaldık.

*Çocuklar bırakılan topu alıp koşarak sırra kadem basarlar*

-Neyse, ben gideyim artık. Siz de iyi bakın kendinize.
-Tamam abi.
...
-Abi!
-Efendim?
-Abi senin sevgilin var mı?
-Yok. Niye?
-Abi eğer sevgilin olursa, onun da güzel kız kardeşi olursa bana ayarlar mısın?
*Ciddiyetimi korumaya çalışarak * -Yaşın kaç senin?
-12!
-Tamam, olursa ve onun da kardeşi olursa...
-Kardeşi olursa değil abi. 'Güzel' kardeşi olursa.
-...Onun da güzel kardeşi olursa sana ayarlarım.
-Sağol abi!
-Ama sen de benim için bir daha kimsenin topunu almayacağına söz ver.
-Tamam abi söz.
*Yandakiler de karışır söze*
-Söz abi!
-Söz!

-Tamam o zaman gençler, ben gidiyorum. İyi bakın kendinize.
-Abi!
-Evet?
-Abi, o kızın güzel arkadaşları olursa onları da bize ayarlar mısın?
-Tamam lan tamam.
-Ne gülüyorsun abi ya?!
-Tamam pardon. Bir an aklıma... neyse... İyi günler size.
-Sana da abi.

*Aramıza elli metre falan girdikten sonra bağırarak*

-Abiiii! Kızı ayarlamayı unutma haaa!

Piç seni. Adımı çıkaracak mahallede...

4 yorum:

Emilia dedi ki...

işte neyse'miz :)
bir an aklına ne geldiyse o 3 noktanın yerini istiyorum, yani istesem?

neyse dedi ki...

Bir şeyi yazmıyorsam vardır bir bildiğim, ne yükleniyorsun bana şimdi :)

senle buluştuğumuzda doldururum o üç noktayı. fazlaca pişmanlık ve bir nebze de saçmalık var orada; buraya yazmayı hayal dahi edemeyeceğim.

Emilia dedi ki...

pişmanlıklar, keşkeler. aslında ne de güzeldirler.
saçmalığa gelince, görüştüğümüzde bol bol göreceksin, göreceğiz.

Ne istiyorum biliyormusun. Sallandırmışım tam 3 yıl öncesindeki gibi ayaklarımı boğaza doğru. Yapılmaz deme, inanınca oluyor.
Kulağımda tanıdık melodi, mırıldanıyor da mırıldanıyorum.

Yoldan geçen birini istiyorum yanıma, herhangi birini. Tanımayan birini. Hikayesini dinleyip de tümsekli yolu göstermek istiyorum. İnsanları sevmeye çalışmak değil sevip geçmek.

Neyse, ben İstanbul'u istiyorum.
3 noktayı geçtim, bari İstanbul'u anlat bana..

neyse dedi ki...

gelirsin buraya, uzatırsın ayaklarını boğaz'a, ben de bir şişe viski alırım... fonda low olur, dertleşiriz...