20 Şubat 2011

İşaret dili

O kadar istiyorum ki öğrenmeyi!

Niye bilmiyorum, aslında biliyorum da dillendirmiyorum, uzun zamandır işaret dili kullanabilmeyi istiyorum. Tüm her şey sussun, mutlak sessizlikte ne bağırmak, ne hıçkırıklar, ne gözyaşları... hiçbir şey kalmasın ve sadece parmaklar konuşsun. En içten duyguları anlatsın, kelimelere sesli olarak asla dökülmeyecekleri söylesin.

Niye istiyorum biliyor musun? Çünkü ben konuşmayı, bir şeyler anlatmayı, paylaşmayı sevmiyorum. Bunu yalnızca çok yakın olduklarımla yapıyorum. Bir bardak viski ile ya da kuru kuru giden bir birayla... Ne kadar itici güç eksikliği olursa olsun veya ne kadar itici güç fazlası olursa olsun, kendimi açık etmeyi, gerçek ben'i ortaya sermeyi sevmiyorum. İşte işaret dili bu noktada yardımıma koşuyor. Kimse bilmiyor bunu, kimse ilgilenmiyor bunu öğrenmekle.

Ben öğreneceğim. Ben ve sırayla en değer verdiğim insanların öğrenmesini sağlayacağım. Sessizlikler acı dolu değil, duygu yoğunluklu olacak ondan sonra. Sessizliğin başladığı yerde kelimeler hayat bulacak. Parmaklarımızın ucunda...

2 yorum:

her neyse dedi ki...

simdi bu benim kafamda cok zamandir var desem, tuhaf kacar mi bilemedim. ben de ogrenmek istiyorum epeydir, beraber pratik yapariz artik.

neyse dedi ki...

Bunu ikimizin de istiyor olması garip. İkinci Finlandiya vakası oldu. Ama bu daha garip. Çok güzel olur ikimiz bu şekilde anlaşabilsek.