20 Nisan 2011

-İçine çekilmişsin yine?
-Hayır, öyle değil. Sadece biraz yorgunum diyelim.
-Sanki biraz da korkuyor gibisin. Halbuki korkmazdın önceden.
-Oradan bakınca korkuyor gibi mi duruyorum?
-Evet.
-Yanılıyorsun. Korkmuyorum, tedirginim.
-Yalan söylüyorsun, zaten hep berbat bir yalancı oldun. Kendine söylediklerinden bahsediyorum...
-Ah, akıl oyunları. Bu sefer olmaz.

...Zaten yorgunsun be abi, siktir et her şeyi. Baksana Winamp bile sana düşman, gidip hangi şarkıyı açtı. No fear of heights... Link verecek misin şimdi şarkıya? İyi olur sanki, ha? Eh bence de verme. İsteyen yazsın bulsun. Kolaya kaçınca her şey daha da değersiz oluyor. Evet, bence bu yüzden kaçan kovalanıyor. Ben niye mi kovalamıyorum? Bilmem ki, vicdan azabı çekmediğinden olsa gerek. Ama sen de haklısın, ne diyeyim.

Yok, hayır. Hiç mi düşünmedin sen? Yo, tabii ki düşündün. Bilmem mi... Bu arada aklıma geldi; msn'de intihar eden gençle ilgili haberi düşündüm yine. Okuduğumdan beri onu düşünüyorum zaten. Hani şu kendini asan ve o anları kameraya kaydeden. Nasıl korktun di mi? Evet, gizlemenin anlamı yok. Ama sorum şu: Niye o kadar taktın bu genci? Yok hayır, merak etme konuyu o şekilde bağlamayacağım. Artık üç aşağı beş yukarı ne bok olduğunu biliyorum. Sen? Ah, hınzır seni! Sen herkesten iyi biliyorsun. Ama madem öyle niye tırsıyorsun? Aha, ben bu bakışı biliyorum. Şimdi küfür gelecek. Siktir et diyeceksin. Bak, yanılmadım işte.

Niye aklına o an geldi şimdi? Gel birlikte çözümleyelim. Niye o an?

...Lise 1'desin. Emre ve Murat var, tamam. Haaa, hatırladım ben de. Eh haklısın, gelecek tabii aklına. Gerizekalı, başka şey mi var sanki?

Ne? Yok yahu, burası senin mekanın. Kim ne karışır, ne merak eder. Özgür ol, hatta uyu artık. Yorgunluk saçmalatır insanı.

-Bununla iki etti?
-Üç'ten kork.
-Ya dört olursa?

Biliyorum o bakışı. Şimdi...

-Siktir et.

...diyeceksin diyecektim, dedin. Kendinden hızlı yazıyorsun, aferin. Şimdi git ağla biraz. Biliyorum ağlamayacağını, kendine acı diye dedim. Biliyorum onu da yapmayacaksın. En iyisi sadece öl. Kamerayı tavana çevirmeyi unutma.

Bu bakışı da biliyorum, şimdi de...

-Allah belamı versin.

...dememeliydin. Üzgünüm, ama çok üzgünüm. Sen haklıydın, bazen ne yaparsan yap olmuyor. Uyu, kamerayı tavana çevirme. Sakın.

Hiç yorum yok: