Ölüm.
Yapmasan bu kadar, yaklaşmasan ilkel benliğime. Beni de çekmesen seninle beraber bu dipsiz karanlığa. Bir kere de sen ölsen benim için, hani çok seviyorsun ya uzaktan uzaktan seslenmeyi. Şarkılarla kendini gösterip varlığımla dalga geçmeyi iyi biliyorsun ya sen... Hani bazen bir isteksin sadece, bazen ağza alınmayacak bir küfür. Bir kere de diyorum sen ölsen benim için. Çıksan gitsen benliğimden, sen beni gelip alana dek orada dursan. Olmaz mı?
Güçsüzlere sataşmayı seviyorsun sen. Yaşama güçsüzce bağlı olanlardan bahsediyorum. Sen pamuk ipliği gibi hayatları bir kıvılcımla yakıp kendine almayı biliyorsun. Sen var ya sen, sen benim en büyük dostum olmalıyken senden bu kadar nefret ettiğime göre piçin teki olmalısın. Kendi isteğimle gelmem sana; ama sen de çok naz yaptın be gelmek için. Hani diyorum, bu seferlik sen ölsen? Çıkıp gitsen aklımdan. Sonsuza dek... Ta ki tek ilk ve son karşılaşmamıza kadar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder