-Korkuyorum ama.
-Korkmanı gerektirecek bir şey yok. Bu şehirde yanlız değilsin.
-Bu dünyada yalnızım ama?
-Değilsin.
-Öyle mi? Kimim var peki?
-Ben varım!
-Sen yoksun. Hem var hem yok olamazsın.
-Yalnız olmanı engelleyebilirim.
-Korkumu engelleyemiyorsun. Yalnızlıktan korkmuyorum ki ben.
-Korkma, hiçbir şeyden asla korkma. Ben yanındayım.
-Sen yoksun.
-Sen varsın ama.
-Ben olmak istemiyorum. Korkuyorum, bırak gideyim.
-Hayır, gidemezsin. Gitme lütfen. Gitmek zorunda değilsin. Korkmak zorunda değilsin.
-Anne...
-Ne dedin?
-Annemi özledim. Olsa yanımda, sarılsam sıkıca. O kokusu var ya hani anne kokusu, sen de iyi bilirsin.
-Bilirim, ama gitme sen. Anneni de isteme. Elde edemeyeceğin şeyleri istemeyi bırak artık. Kendine hep daha fazlası için söz veriyorsun. Halbuki sadece tek bir şey için söz versen: Hayatta kalmak için. Daha kolay olmaz mı her şey?
-Korkuyorum. Senden de korkuyorum. Bunun böyle olmaması gerekir.
-Ama öyle yapan sensin.
-Takip edemiyorum artık konuşmayı.
-Biliyorum, uykun geldi. Yorgunsun ve saçmalıyorsun.
-Korkuyorum aynı zamanda.
-Biliyorum. Yat artık, bırak her şeyi geride. Uyandığında o kadar güzel olacak ki her şey.
-Sen kalacak mısın?
-Hayır. Ben bir kereliğine geldim.
-Biliyorum. Ben uyanınca sen yok olmuş olacaksın değil mi?
-Evet. Hadi bırak artık yazmayı. Aklına geleni yazdığın bu kağıdı uyandığında bulursan kahrolursun.
-Biliyorum. Korkarım da aynı zamanda.
-Evet, uyu artık hadi. Yalnız değilsin.
3 yorum:
Daimi bir yalnızlık var oysa, bir bunu kabullense insan hicbir seyden korkmaz aslında.
-Karanlık ama bak gör korkmuyorum.
-Sussana sen!
"Emi"
Kendimizle hesaplaşmalarımız neden hep korkunçtur ki?
Çünkü insanın en korkunç yanı kendisini tanıyan yanıdır. Neler yapabileceği, neler isteyebileceği, ne acılara sebep olabileceği gibi 'sınır'ları bilen yanı.
Yorum Gönder